Rosatom rüzgar enerjisine yatırımlarını sürdürüyor
Refleks
Dünyanın önde gelen nükleer teknoloji şirketlerinden Rosatom'un, nükleerin yanı sıra düşük karbonlu enerjinin çok talep gören bir diğer alanı olan rüzgar enerjisi ile ilgili de projeler yürüttüğü bildirildi.
2020 yılı başı verilerine göre Rusya’daki elektrik ihtiyacının yaklaşık yüzde 19’u, 38 nükleer santrale ait 11 güç ünitesi tarafından karşılanırken, Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu Rosatom, 12 ülkede 36 nükleer güç ünitesi projesini de hayata geçiriyor. Rosatom’un rüzgar enerjisine yönelik çalışmaları ise NovaWind A.Ş tarafından yürütülüyor. Şirketin ilk projesi olan ve Rusya'nın güneyindeki Adygea'da bulunan, ülkenin en büyük rüzgar enerjisi santrali tamamlandı. Santral bu yılın mart ayında toptan elektrik piyasasına enerji sağlamaya başladı. Rusya'nın Stavropol ve Rostov Bölgesindeki 4 sahada daha rüzgar projelerinin inşaatı devam ediyor. Şirketin Rusya pazarındaki proje portföyü 1 GW’lıkbir kapasiteye ulaştı.
NovaWind yetkilileri, rüzgar enerjisinin bir ikame seçeneği değil, enerji kaynaklarını çeşitlendirme ve tamamlama yolu olarak değerlendirilmesi gerektiğini ifade ediyor. Şirket yetkililerinin bu konudaki görüşleri ise şöyle: “Karbonsuz enerji üretim teknolojilerinin, dünyadaki sera gazı emisyonlarını azaltmak ve iklim değişikliğiyle mücadele etmek için küresel hedeflere ulaşmanın teminatı olduğu yaygın bir şekilde kabul edilmektedir. Küresel bağlamda, nükleer enerji açısından bakıldığında yenilenebilir enerji kaynaklarının ve rüzgar enerjisinin ikame seçeneği olarak değil, enerji kaynaklarını çeşitlendirme ve tamamlama yolu olarak değerlendirildiğini anlamak önemlidir.”
Rüzgar teknolojisinde de uzmanlaşıyor
Şirket temsilcileri, 'rüzgar enerjisi portföyünün geliştirilmesi' yönündeki kararlarının, Rosatom için son derece mantıklı bir adım olduğunu belirtiyor. Yetkililer bu konuda şu bilgileri aktarıyor:
“Düşük karbonlu enerjide küresel bir lider ve hem yönetimsel hem de endüstriyel alanda benzersiz yetkinliklere sahip bir iş şirketi olarak fırsatlardan en iyi şekilde yararlanmak istiyoruz. Yeşil enerji piyasasını incelerken bilimsel, teknik ve teknolojik imkanlarımızla özellikle rüzgar enerjisinde çok fazla kesişme noktası bulduk. Bu süreçte, Rusya’da yeni bir sektör olan rüzgar enerjisi sektörünün ülkede daha da gelişmesi için rüzgar türbinlerinin seri üretiminin en az yüzde 65’lik bir yerelleştirme şartına uygun olarak organize edilmesi, satış sonrası hizmetlerin organizasyonu, yeni ürünlerin pazarlanması, geliştirilmesi ve satışı gibi yetkinlikler de kazandık.”
NovaWind, RedWind B.V. şirketi ile hisselerinin yüzde 100’ü dev Alman rüzgar enerjisi şirketi Enercon GmbH’ye ait Hollandalı teknoloji ortağı Lagerwey Systems B.V. şirketinin oluşturduğu ortaklığın eşit hissedarı konumunda bulunuyor. Şirketin yerelleşmeyi artırma kapsamda yaptığı çalışmalar oldukça dikkat çekici. Volgodonsk şehrinde bulunan Rosatom'un üretim tesisleri bazında 2.5 MW kapasiteli rüzgar türbinleri için gondol, rotor göbekleri, jeneratör ve soğutma sistemi üretiliyor. Rosatom, bu sayede ülke için yeni bir sektör olan rüzgar enerjisi sektöründe yetkinlik kazanırken, türbinlere ait önemli parçaların seri üretimini de Rusya’da yapıyor. NovaWind, gelecekte üretim yerelleştirme oranını yüzde 80 ila 85'e çıkarmayı planlıyor.
Toplam alanı 30 bin metrekare olan Volgodonsk’taki Atommash Fabrikasının montaj atölyesinin, yılda yaklaşık 100 türbinin seri üretimini yapacak kapasitesi bulunuyor. Atölye 254 kişiye istihdam sağlarken, uzmanları da ortak şirket olan RedWind’den geliyor. Şirketin uzmanları, Hollanda'daki Lagerwey ve Almanya'daki Enercon montaj fabrikası bazında eğitim alıyor. Ortak şirket aynı zamanda rüzgar türbinlerinin pazarlanmasından, satışından, rüzgar türbinlerinin anahtar teslimi ve satış sonrası desteğinden de sorumlu. Şirket aynı zamanda üretimi, yerelleştirme programını ve personel eğitimini de üstleniyor. Ortak şirket tedarikçilerin kalifiyesi ve NovaWind A.Ş’nin üretim sahalarına daha sonra teslim edilecek olan yedek parçaların sözleşme işlemleri de bu şirketin sorumluluğunda bulunuyor.
Bin 500'den fazla kişi istihdam ediliyor
Rosatom tarafından rüzgar enerjisi segmentinin geliştirilmesi, yalnızca Rus nükleer endüstrisinin birikmiş bilimsel, teknik ve üretim yetkinliklerinin en verimli şekilde kullanımını sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda yeni istihdam oluşturacak ve Rusya’nın uzak bölgelerinin enerji ihtiyacını da karşılayacak. Rüzgar enerjisi santralleri tıpkı nükleer santraller gibi kuruldukları bölgelerin sosyo-ekonomik gelişimlerine katkılarıyla dikkat çekiyor. İnşaat dönemlerinde sahadaki çalışma yoğunluğuna bağlı olarak 400 ila 600 kişinin istihdam edilmesine olanak veren santraller, projelerin uygulanması sırasında da etkili bir tedarik zinciri oluşturuyor. Yetkililerin verdiği bilgiye göre rüzgar enerjisi santrallerinin inşaat projelerine şimdiden 50’den fazla Rus ve yabancı sanayi işletmesi katıldı. Bu da ilgili sektörlerde bin 500'den fazla kişinin istihdamı anlamına geliyor.
Ülkenin en yüksek kapasiteli rüzgar santrali
Rosatom’un tamamladığı ilk rüzgar enerjisi santrali, Adygea Cumhuriyeti'nin güneyinde bulunan Adygea Rüzgar Enerji Santrali. Bu santral, 150 MW’lık kapasitesiyle ülkenin şu anda faaliyette olan en yüksek kapasiteye sahip rüzgar enerji santrali olma özelliğini taşıyor. Santral bünyesinde, her biri 2.5 MW’lık kapasiteye sahip 60 adet rüzgar türbini çalışıyor. İnşaat sahası 106 hektarlık bir alanı kaplayan Adygea Santrali’nde çalışmaları yürütebilmek için 29 kilometrelik bir yol döşendi. Sahaya ayrıca 125 bin metrekarelik bir açık depolama alanı ve rüzgar türbinlerinin genişletilmiş montajı için 500 metrekarelik ısıtmalı bir depo hazırlandı. Adygea Rüzgar Enerjisi Santrali’nin kontrolünü ve yönetimini otomatik hale getirmek amacıyla her bir rüzgar türbininin çalışması hakkında gerçek zamanlı bilgi toplayarak analiz edilmesini ve servis personelinin hızlı olarak müdahale etmesini sağlayan bir yazılım çözümü de geliştirildi. Rüzgar santrali yönetimi için gerekli bu yazılımla hem şirketin dışa bağımlı olmasının önüne geçiliyor hem de bu yazılımın Rosatom’un tüm rüzgar enerji tesislerinde kullanılması planlanıyor.
NovaWind yetkililerinin, 'Rosatom’un inşa halinde olan ve gelecekte inşasına başlamayı düşündüğü rüzgar santralleri hangileri' sorusuna yanıt olarak verdikleri bilgilere göre, Stavropol ve Rostov bölgelerinde rüzgar enerji santrallerinin inşaat programı devam ediyor. Stavropol bölgesinin Koçubeevsk ilçesinde kurulacak olan rüzgar enerjisi santrali, en büyük rüzgar enerjisi santrallerinden biri olacak. Kurulu gücü 210 MW olacak olan rüzgar enerji santrali, her biri 2.5 MW'lık kapasiteye sahip 84 adet rüzgar türbininden oluşacak. Stavropol bölgesinde 60 MW’lık kapasiteye sahip Karmalinovskaya rüzgar santralinin ve Rostov bölgesinde yer alacak 120 MW’lık kapasiteye sahip Marçenkovskaya rüzgar santralinin inşaatına da başlandı. Stavropol bölgesinde ayrıca 3 proje daha geliştirme aşamasında. NovaWind’e bağlı olan işletmelerin 2023 yılına kadar toplamda 1 GW kapasiteye sahip olacak rüzgar santralleri kurması planlanıyor.
Orta vadede 5 GW’lik kapasiteye sahip bir portföy
NovaWind yetkililerinin verdiği bilgilere göre, şirketin uluslararası stratejisi, en esnek proje yönetimine, katma değer oluşumuna ve şirketin projenin her aşamasında var olmaya dayalı bir iş modeline göre gelişimini öngörüyor. Şu anda Rusya dışında çeşitli projelere katılım fizibilitesi aktif olarak analiz edilirken, orta vadede 5 GW’lık kapasiteye sahip rüzgar enerjisi projelerinden oluşan bir portföy oluşturması hedefleniyor.
NovaWind yetkilileri, 'Rosatom’un gelecekte rüzgar enerjisi santrali kurmayı düşündüğü ülkeler arasında Türkiye’nin olup olmadığı' sorusuna verdikleri yanıtta ise yenilenebilir enerji sektörünün aktif olarak geliştiği diğer ülkelerle birlikte Türkiye’nin de 'ilgi çekici' olarak tanımlanabilecek ülkeler arasında yer aldığını, ancak bu tarz projelerin uygulanmasında teşvik tarifeleri ile rüzgar türbinlerine ait bileşen üretiminin yerelleştirilmesi gibi alanlardaki koşulların da etkili olabileceğini ifade ediyorlar.