'Tarım Kurulu' oluşturulmalı
Adana Çiftçiler Birliği Başkanı Mutlu Doğru, Covid-19 pandemisiyle önemi bir kez daha anlaşılan tarımın sorunlarına ilişkin çözüm önerilerini paylaştı. Mutlu Doğru, pandemi sürecinde oluşturulan Bilim Kurulu benzeri bir yapının tarım sektörü için de oluşturulmasını önerdi.
Refleks
Adana Çiftçiler Birliği Başkanı Mutlu Doğru, tarım sektörünün yaşadığı sorunlar ve çözüm önerilerini ilgili merciler ve kamuoyunun görüşlerine sunarken, tarımın olmazsa olmaz sektör özelliğine bir kez daha vurgu yaptı. Doğru, “Pandemi sürecinde, güvenilir gıdaya sürekli ve spekülasyonlardan uzak, makul fiyatlarla ulaşımın sağlanması için ülkemizin başta stratejik tarımsal ürünlerde kendi kendine yeter duruma gelebilme hedefi herkes tarafından benimsenmiştir” ifadelerine yer verdi.
GIDA ENFLASYONU
Türkiye’nin her dönemde bir numaralı gündem maddesi olan enflasyonla mücadele kapsamında, gıda enflasyonunu düşürmek için üretici fiyatları yerine üretim maliyetlerini düşürücü önlemler alınması gerektiğini savunan Adana Çiftçiler Birliği Başkan Doğru, pandemi sürecinde oluşturulan Bilim Kurulu benzeri bir kurulun da tarım sektörü için oluşturulmasını önerdi.
SU TASARRUFU
Küresel ısınmanın etkisiyle iklim değişikliği ve tatlı su kaynaklarının azalma riskinin Türk tarımının önündeki en büyük ortak sorun olduğuna vurgu yapan Doğru, “Su kaynaklarımızın yüzde 70’inin kullanıldığı tarım sektöründe geleceğimizin emaneti suyumuzu tasarruflu kullanmaya yönelik teşvikler yapılmalı. Her türlü tarımsal destek, sübvansiyonlu kredi ve tarımsal yatırım teşviklerinde suyu doğru tekniklerle ve tasarruflu kullanma önkoşul haline getirilmeli, su ve enerji tasarrufu sağlayacak yeraltı kapalı sistem basınçlı sulamaya geçilmeli” dedi.
TARIMSAL İSTATİSTİKLER
Tarımsal istatistiklerin önemine dikkati çeken Doğru, “Tarım ve Orman Bakanlığımız bünyesinde başlatılan ürün masalarının çalışmalarını takdirle takip etmekle beraber, doğru tarımsal istatistiklere ulaşmak için gelişmiş ülkelerin tarımsal veri toplama metotları da incelenip her türlü teknolojiyi devreye sokarak Türk tarımında doğru verilere ulaşmalıyız. Ölçemezsek kontrol edemeyiz, kontrol edemezsek yönetemeyiz” diye konuştu.
TAKLİT VE TAĞŞİŞLE MÜCADELE
Ürün deseninin oluşturulmasına ilişkin olarak, Tarım ve Orman Bakanlığı ve ilgili bürokratların çiftçiyi temsil eden kuruluşlarla daha sık ve düzenli bir araya gelmesi çağrısında bulunan Doğru, şunları kaydetti: “Tarım sektöründe çalışan sürekli tarım işçileri ve işverenlerin arasındaki çalışma ve sosyal güvenlik şartlarının düzenlendiği Tarım İş Kanunu, günümüz şartlarına göre yeniden tartışılarak hazırlanmalı ve hayata geçirilmelidir. TBMM’de 2020 yılında kabul edilen yeni taklit ve tağşişle mücadele yasası, çiftçimizin ürettiği ürünleri gıda tebliğine uygun olarak üreterek mamul hale getiren dürüst sanayicimizin ve çiftçilerimizin hakkını ve emeğini koruyan, gıda sektöründe üretilen mamul ürünlerde haksız rekabetin önüne geçecek ve halk sağlığını da koruyacak önemli bir yasal düzenlemedir. Ancak bu yasanın tarım il teşkilatları ve hatta belediyelerimiz tarafından etkili ve adil olarak uygulanması ve sonuçlarının da Tarım ve Orman Bakanlığımız tarafından aylık olarak kamuoyu ile paylaşılmasını bekliyoruz.”
TARIM İHRACATI
Mutlu Doğru, tarımsal ihracat için yeni pazarların önemine vurgu yaparak, “Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında tarımsal ürün ihracatındaki hedeflere ulaşmak için ihraç ettiğimiz tarım ürünlerimizde tek pazara bağlılığı önlemek, yeni ve zengin pazar arayışına girmek, ihracatın artarak sürekli olması ve ürettiğimiz ürüne katma değer yaratılması önemli bir husustur. Bu konuda ihracatçılarımızın yeni pazarlara girmesinin önünü açacak ülkelerle alım protokolleri imzalanması, uzak mesafeler için gerekirse havayolu taşımasını da devreye sokarak navlun desteği verilmesi ihracatçımızın yeni pazarlarda rekabet gücünü artıracaktır” görüşüne yer verdi.
ELEKTRİK MALİYETİ
Mutlu Doğru, tarımsal amaçlı kullanılan elektrik birim fiyat tarifesinin, dağıtım şirketlerinin özelleşmesi ile diğer tarifelerden farksız, hatta daha pahalı hale geldiğini belirterek tarım ve hayvancılıkla ilgili elektrik faturalarının Ziraat Bankası’nda otomatik ödemeye alınması şartıyla hazine destekli sıfır faizli kredi ile aylık ödenerek çiftçilerden sene sonunda tahsil edilmesini önerdi.
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ
Adana Çiftçiler Birliği Başkanı Doğru, iklim değişikliğinin tarımın geleceği üzerindeki en büyük risk olduğuna vurgu yaparak, “Bu riskle mücadele ederken don gibi çiftçimize önemli zararlar veren doğa olaylarına karşı korunma amaçlı ülkemizde de üretimi başlayan dona karşı rüzgâr pervanelerindeki yüzde 18 olan KDV oranının yüzde 8’e düşürülmesi, bu makinelerin alımında finansman maliyetini düşürecek ve yaygın kullanımına destek olacaktır” dedi.
TARIM SEKTÖRÜ TEZATLIKLARLA DOLU
Adana Çiftçiler Birliği Başkanı Doğru, açıklamasının son bölümünde, tarımın önemine bir kez daha vurgu yaparak, sözlerini şöyle tamamladı: “Dünyada hücresel, dijital, dikey ve hassas tarım gibi konularla geleceğin tarımı tartışılıp çevreyi koruyan, sağlıklı ve yüksek verimli tarımsal üretim modelleri dizayn edilmeye çalışılırken, ülkemizde yüzde 17 olan tarım nüfusumuzun milli gelirden aldığı yüzde 7’lik payla çiftçimizin ayakta kalmasını ve geçim derdine çare bulmayı konuşuyoruz. Ülkemizin yüksek tarımsal potansiyeli ve lojistik avantajlarıyla, Ortadoğu, Kafkaslar, Balkanlar ve hatta Uzakdoğu’nun tarımsal üretim merkezi haline gelmesi hayal değildir. İhtiyacımız olan stratejik ürünleri, dışarıya bağımlı olmadan, toprak, su ve iklim koşullarımıza göre en verimli şekilde üretmek için tarımsal politikalarımızı ve üretim önceliklerimizi, uzun vadeli, siyasetüstü düşünerek belirlemeliyiz. Tarım kesiminin kronikleşen sorunlarına, güçlü bir siyasal iradeyle, radikal ve kalıcı çözümler getirilmeli, tarımda aynı sorunları konuşma kısırdöngüsünden kurtulup bizler de ülkemizde geleceğin tarımını şekillendirmeliyiz.”