27
yaşındaki bir genç 2 yıl önce internet üzerinden bir oyun (!) uygulaması
başlatıyor.
Bu
oyuna para yatırılıyor. Sözde inek, keçi, tavuk alınıyor. Kurulan
‘Çiftlikbank’tan et, süt, yumurta satılıyor. Sisteme para yatıranlardan daha
çok kazanabilmeleri için oyuna yeni arkadaşlar dâhil edilmesi isteniyor.
Bir
yılda ödenen paranın 2,2 kat kazançla geri ödeneceği vaat ediliyor.
Ne
yazık ki bu oyuna binlerce kişi 500 milyon liranın üzerinde para yatırdı.
Göstermelik birkaç yatırımın ardından oyun kurucusu genç milyon dolarları alıp
yurtdışına kaçtı.
Uzmanlar
bu konuyla ilgili ‘realite körlüğü’, ‘kolay kazanma isteği’, ‘sürü psikolojisi’,
‘yasal boşluk’ gibi konular üzerinde tartışmaya devam ediyor.
Benim
konum, girişimcilik boyutuyla ilgili.
Neredeyse
10 yıldan beri girişimcilik üzerine çalışıyorum.
Başarılı
bir girişimcinin özelliklerini sıralarken şu başlıklara dikkat çekiyorum:
- Girişimcinin
risk alma yeteneği olacak.
- Yenilikçi
olacak.
- Pazar
fonksiyonları ve üretim kullanım bilgisi olacak.
- Pazarlama
ve iş yönetim becerisine sahip olacak.
- İşbirliğine
açık olacak.
Çiftlikbank
olayı sonrası başarılı girişimci özelliklerine ‘Ahlaklı olacak’ maddesini de
ekledim.
Girişimcilik
her ne pahasına olursa olsun para kazanmak değildir. Girişimci elbette kâr
edecektir. Kâr etmek girişimcinin asli görevidir. Girişimci için kâr etmek ayıp
değil, takdir edilmesi gereken bir başarı göstergesidir. Fakat kâr ederken her
şey mubah olmamalıdır.
Vergi
kaçırarak, tekelcilik yaparak, kopyalayarak, çalarak, tüketiciyi aldatarak elde
edilen kazancın gerçek girişimcilikte yeri yoktur.
Ekonomik
bir değer yaratmaksızın, çeşitli yollardan başkaları tarafından yaratılan
ekonomik değerleri kendi tarafına aktarmanın adı girişimcilik değildir.
Çiftlikbank
gibi sistem kuran oyunculara ‘Girişimci’ dersek doğru yapmış olmayız.
O
yüzden girişimcilik eğitimlerimiz başta olmak üzere ekosisteme ‘ahlak’
başlığını da eklememiz gerekiyor. |
YORUMLAR