Hüngür hüngür ağladım!
Esra ÖZDEN

Esra ÖZDEN

[email protected]

Hüngür hüngür ağladım!

09 Ağustos 2024 - 12:48 - Güncelleme: 09 Ağustos 2024 - 16:15

Zaman zaman yardımcı olduğum emekçi bir kadın aradı.

“Esra hanım, bir genç kız çok zor durumda. Uzun süredir işsiz. Yardımcı olabilir misin?” dedi.

Telefon numaramı ver bana CV’sini atsın dedim.

Birkaç dakika sonra bir CV geldi.  

Fen Edebiyat Fakültesi mezunu. 4 yılda bitirmiş. Ardından Açık Öğretim Fakültesi’nde ‘Acil Durum ve Afet Yönetimi’ eğitimi almış.

Aylarca iş aramış.

Bu CV’nin altına şunları yazmış:

Esra hanım, ofis temizliğinden fabrika işçiliğine, sekreterlikten ön muhasebeye her işe razıyım. Harçlık alabileceğim annem, babam yok. Şu an evlere temizliğe gidiyorum.

Kahroldum.

Koltuğuma oturum, dakikalarca hüngür hüngür ağladım.

Önceki gün Adana Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği ve ısrarla davet edildiğim ‘Adana’nın 5 Yıllık Strateji Planı’ çalıştayına katıldım.

Yerel yönetimler, stratejik planlarını yasa gereği yapmak zorunda. Ancak bugüne kadar yapılan stratejik planların birçoğu, yasal zorunlu tuttuğu için yapılan ve raflarda kalan dokümanlardan öte gitmedi.

Adana Büyükşehir Belediyesi bu kez, bu şehrin gelişimine dair sözü olanları, projesi olan STK’ları dinledi. Yani stratejik planı zorunlu doküman hazırlama sürecinin bir basamak daha üzerine taşıdı.

Adana Büyükşehir Belediyesi’nin önümüzdeki 5 yıllık stratejisindeki yeni otogardan, hafif raylı sisteme ek güzergâh çalışmalarını, altyapıya dair tüm projelerini elbette bu kentte daha güzel bir yaşam için elzem buluyorum. Uzun yıllar ihmal edilen, doğru yönetilmeyen Adana, bunların kat be katını umutla bekliyor zaten.

Benim dikkat çekmek istediğim ve bu 5 yıllık strateji planının içerisinde mutlak olmadı diye değerlendirdiğim konu farklı.

Gençlerimiz Adana’da kalmak istemiyor.

Ne Adana’da yaşayan ailelerin çocukları ne de eğitim için Adana’yı tercih eden üniversiteli gençler Adana’da kalmak, bu kente değer katmak, burada çalışmak, burada inovatif iş fikirlerini hayata geçirmek istemiyor.

Ara elemanı da üniversitelerinin bölüm birincileri de bu kentte kalmak istemiyor. Açıkçası ben bu durumu Adana’nın en önemli sorunları arasında ilk sıralarda görüyorum.

Bu yüzden, Adana sanayisi ara elemandan bulamamaktan, başarılı üniversite öğrencilerini istihdam edememekten şikâyet etmeye devam ediyor.

Bu yüzden, en rekabetçi alanımız olan tarımda genç nüfusu göremiyoruz.

Bu yüzden katıldığım çalıştayda Adana Büyükşehir Belediyesi için bir ‘İnsan Kaynağı Merkezi’ kurmasını istedim.

Bu merkez, sadece çalışanla kurumları bir araya getiren ara yüzler olmayacak. Bir genci tüm eğitimleri, stajları, iş fikirleri, deneyimleri, hobileri, hayalleri, sanatsal ve spor alanındaki yetileriyle bir insan kaynağı bankasında buluşturacak. Bu merkez, kayıtlı olanları sınıflandıracak, birlikte iş yapma kültürünü geliştirecek, spesifik eğitimler verecek. Bu merkezlerden inovatif iş fikirleri olan girişimciler de çıkacak, su topu takımı da… Adana’nın üretim desenine göre hazırlanmış mühendisler de senfoniye yeni sanatçılar da… İletişimciler de hasta bakıcılar da…   

Eminim, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar’ın da en çok muhatap olduğu konu, ‘çocuğuma iş verin’dir.

Yerel yönetim şemsiyesi altında etkin çalıştırılacak, sürdürülebilir bir ‘İnsan Kaynağı Merkezi’ bu kentin genç yeteneklerini bu kentte tutacak, Adana’nın daha gelişmiş bir kent olmasını sağlayacak en önemli projelerden biri olacak.

O zaman, bir genç kız, “Harçlık alacak ne annem ne babam var. Şimdilik evlere temizliğe gidiyorum’ diyerek beni, bizi, hiçbirimizi hüngür hüngür ağlatmayacak.

Bu yazı 1372 defa okunmuştur .

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..

Son Yazılar