Refleks
Elimde bir anket sonucu, bir de rapor var.
Önce, Türkiye’de 18 ila 30 yaş arasında 1250 gençle yapılmış anketten bazı verileri aktarayım.
Bu ankete katılan gençlerin yüzde 73’ü aldığı eğitimden memnun olmadığını söylüyor. Bu sonuç oldukça düşündürücü.
Ankete katılanların yüzde 66’sı sabit gelirli bir işte çalışmak yerine kendi işini kurmayı arzu ediyor. Bu sonuç fena değil.
Şimdi anket sonuçlarının kahreden bölümlerine geçiyorum.
Gençlerin sadece yüzde 19’u profesyonel düzeyde İngilizce bildiğini kaydetmiş.
Dahası gençlerin yüzde 88’i imkânı olsa yurtdışında yaşamak istiyor.
Türkiye, maalesef bu vahim tabloyu tersine çevirecek somut adımlar atmakta geç kalıyor.
Diğer taraftan küresel startup ekosistem araştırmaları merkezi Startup Blink tarafından ‘Küresel Startup Ekosistemi Endeksi 2021’ raporunu inceliyorum.
Rapora göre Türkiye, en iyi startup ekosistemine sahip 100 ülke arasında 44’üncü olmuş.
Startup sayısı, kalitesi, çalışma koşulları, çalışan sayısı, internet özgürlüğü, İngilizce seviyesi, iş yapma kolaylığı, teknoloji servislerine ulaşım gibi kriterlerin göz önünde tutulduğu sıralamada Türkiye, bir önceki yıla göre 5 basamak yükselmiş.
Yeterli değil ama iyiye gidişin emareleri var.
Buradan kendi işini kurmak isteyen yüzde 66’lık genç kesim için neler yapıldığına ve özellikle de Anadolu şehirlerinde girişimcilik ekosisteminin durumuna geçmek istiyorum.
Türkiye’de girişimcilik ekosistemi sağlayan kentler sıralamasında durum ne?
Rapor, bu alanda lider kenti İstanbul olarak gösteriyor. İnsan kaynağından girişimciliği benimseyen üniversitelerine, e-ticaret altyapısından lojistiğe kadar hemen her alanda açık ara imkânlara sahip olan İstanbul’un liderliğini doğal karşılamak mümkün. Ancak, İstanbul ve Ankara’yı çıkardığımızda girişimcilik ekosistemini etkin olarak çalıştıran Anadolu şehirleri arasında maalesef, kesinlikle olması gereken Adana ve Mersin yok.
Raporda, Anadolu’da starup ekonomisini sağlayan Anadolu şehirleri arasında Bursa, Gaziantep, Kayseri ve Eskişehir yer alıyor. Bu şehirlerin öne çıkmasında üniversitelerin, kalkınma ajanslarının, yerel yönetimlerin ve meslek odalarının payı büyük.
2016 yılında bir grup iş insanı ve akademisyenle kurduğumuz Girişimcilik Ekosistemi Derneği’nin (GED) farkındalık sağlama, eğitim, mentor ve melek yatırımcılığı geliştirme çabaları girişimcilik ekosisteminin çalıştırılmasına önemli katkı sağladı. Ancak kurumların koordineli olarak ekosisteme yeterli desteği sağlayamadığını rapordaki kentler sıralaması bize net olarak gösteriyor.
Adana’da girişimcilik ekosisteminin, yani inovatif girişimcilik ikliminin gelişmesine dair yapılanlar ya yetersiz ya da göstermelik olarak kaldı. GED’in son yıllardaki mentor, melek yatırımcılık eğitimleri, inovatif girişimci yetiştirme kursları sonuçlarını vermeye başladı. Bu çerçevede GED’in ABD Büyükelçiliği hibesiyle hayata geçirmeye hazırladığı Türkiye’ye örnek olacak ‘Dijital Kuluçka Merkezi’ ve yatırım almaya başlayan ‘Çukurova Yatırım Platformu’ ekosisteme önemli ivme kazandıracak.
Geçtiğimiz hafta, Adana Valisi Süleyman Elban, Çukurova Yatırım Platformu üyelerini “startup kafe”ye dönüştürülen Tepebağ’da tarihi bir konakta ağırladı. Girişimcilik ekosisteminin getirisine inanan Vali Elban’ın son dönemde yapılanlarla ilgili verdiği bilgiler gerçekten umut vericiydi. Vali Elban, pandemi sürecinde her türlü önlemi alarak okulları açık tuttuklarını belirterek, 10 bin öğretmene bilişim sektörüne yönelik ‘eğitici eğitimi’ verildiğini söyledi. Bu kadronun yeni eğitim-öğretim döneminde çocuklarımıza ve gençlerimize kodlama ve yazılım ağırlıklı ‘bilişim okuryazarlığı’ dersleri vereceğini duyduğumda sevincimden adeta ayaklarım yerden kesildi. Bu adımın kısa bir süre sonra girişimcilik ekosistemine olan pozitif etkisini şimdiden kestirebiliyorum.
Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi’nin verilerine göre 2020’de 179 startup; melek yatırımcılar ve risk sermayedarlarından toplam 137 milyon dolarlık yatırım aldı. 2021’in ilk çeyreğinde ise yeni bir rekor kırıldı. Üç ayda 61 Türk girişimin aldığı yatırım 509 milyon dolar. En fazla yatırım alan 10 şirketin 4’ü oyun sektöründen.
Elbette, Adana’da bilişim okuryazarlığı eğitimi alan her öğrenciden bu alanda girişim beklemeyeceğiz. Ama Adana’nın ortaya koyduğu bu vizyon yakın gelecekte bu şehirde oyun sektöründen e-ticarete, tarımdan hizmet sektörüne kadar yeni iş fikirlerini, inovatif girişimcileri, teknoloji yoğun endüstriyi beraberinde getirecek.
Vali Elban’ın hazırladığı altyapının üzerine sağlam temeller atabilirsek, Adana, girişimcilik ekosistemini çalıştıran Anadolu’daki en güçlü şehirlerin arasına girebilecek. Bunun için üniversitelerimizin, meslek odalarımızın, iş dünyası temsilcilerinin, yerel yönetimlerin ‘samimi’ çabasına gerçekten ihtiyaç var.
YORUMLAR