Sorumlu Yazı İşleri Müdürümüz Mehmet Uluğtürkan’la birlikte Adana’nın en büyük sanayi kuruluşu Sasa’yı ziyaret ettik.
Sasa'yı, Erdemoğlu Holding satın almadan da gezmiştim. Ama inanın, satış sonrası Sasa, eski bildiğimiz Sasa değil.
Hâkim hissesi Erdemoğlu Holding’e geçtiği 19 ayda Sasa’nın içerisinde adeta yeni ‘Sasa’lar yükselmiş. Sasa’nın yatırımlarla yaptığı büyük hamleleri gelecek sayımızda Mehmet Uluğtürkan’ın yazısından okuyacaksınız. Ancak ben bu dev amiral gemisinin kaptanı olan Sasa ve Erdemoğlu Holding Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Mehmet Şeker’le tesisi gezerken yaptığım söyleşilerden notlar aktaracağım.
Milletvekilliği döneminden tanıdığım Dr. Şeker, tam bir üretim sevdalısı… Tesis içerisinde birlikte yürürken anlattıklarına ve adımlarına yetişmekte hayli zorlandım doğrusu.
“Esra Hanım, Sasa’da olduğum her gün ortalama 17 bin adım atıyorum” diye söze başladı. Polyester, elyaf, filament, polyester bazlı polimerler, ara ürünler ve özellikli ürünler konusunda dünyanın önde gelen tesislerinden birinin içerisinde olmak gerçekten heyecan verici.
Her üniteyi gezerken bir sanayi tesisinin içerisinde değil de, tam teşekküllü bir hastanede gibisiniz. Her yer pırıl pırıl. Ortamda çalışandan çok robotlar var. Yapılan yeni binalar bir tarafa, içerisine yapılan teknoloji ve yazılım yatırımlarına milyonlarca avro harcanmış.
Gözümüzün alabildiği her yer Endüstri 4.0’ın kısık musikisini andıran üretim ahengiyle dolu.
Türkiye’nin uzun yıllar ithal ettiği birçok ürün paket paket, balya balya, palet palet, konteynır konteynır kullanıcıları için hazır hale geliyor. Birçok endüstrinin çarkları Sasa’dan gelecek ürünlerle dönüyor.
Erdemoğlu Holding, Sasa’yı aldığında 1050 kişi çalışıyormuş. Bugün bu sayı 4 bin 300’e ulaşmış. Tabii ki istihdamı büyüten yeni yatırımlar… Buna rağmen tesis içerisinde çok az sayıda çalışan gözlemliyorum. Zira yatırımlarla ünite sayısı artmış ama tesis içerisinde insan varlığı azalmış. Tesislerde robotları yöneten az sayıda çalışan var. Onların da niteliği artmış.
Sasa ve Erdemoğlu Holding Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Şeker, daha çok mühendis ve nitelikli personelle üretim yaptıklarını anlatıyor.
Geçtiğimiz günlerde Dr. Şeker’in kızı, babasının görev yaptığı Sasa’yı merak etmiş. Gelip gezmiş. Bakmış her yerde işi robotlar yapıyor. Babasına, “Peki, baba, sen ne yapıyorsun burada?” diye sormuş.
Dr. Şeker, “Benim görevim bütün bunları izlemek, kızım” diye cevap vermiş. Gülüştük tabii.
Sasa ve Erdemoğlu Holding Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Şeker’in başarılı yöneticiliği kadar çevreye, yeşile ve sanayi kültürüne özel ilgisi var.
Göreve başladığı günden itibaren Sasa’ya 1000’in üzerinde ağaç dikmiş. Dikilen yeni fidanlara birlikte baktık. Büyüdüklerinde mini bir ormanın Sasa’yı çevreleyeceğini tahmin etmemiz zor olmadı.
Tüm tesisi gezdikten sonra gururumuzu üç değerli insanın heykeli önünde şükrana dönüştürdük. Sasa’nın idari binasının önünde ortada Mustafa Kemal Atatürk, sağında Sasa’nın kurucusu Özdemir Sabancı ve solunda Erdemoğlu Holding’in kurucusu Mehmet Erdemoğlu’nun heykeli önündeki yazıları okuduk.
“Çalışmadan, yorulmadan ve üretmeden rahat yaşamak isteyen toplumlar, evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini, daha sonra da istiklal ve istikballerini kaybetmeye mahkûmdurlar” sözüyle büyük önderimizi bir kez daha andık.
Özdemir Sabancı’nın “Türkiye gerçekten kalkınacaksa ve ümit veren bir ülke olacaksa, dürüstlük ve adalet sarsılmaz gerekler olarak yerleşmelidir” sözü üzerinde durduk.
Hayırsever işadamı Mehmet Erdemoğlu’nun erdem dolu uzunca nasihati içerisinden bugün hepimize çok gerekli bir sözünü çıkardık:
“İşinize, insanınıza, vatanınıza, devletinize, bayrağınıza sahip çıkın!”
Sasa ziyaretimden bir kez daha anladım ki Türkiye ancak ‘erdem’le üreterek gelişebilecek.
Sasa’nın her ne kadar ana sözleşmesinde hissedarları varsa da bu stratejik tesis hepimizin.
Bu gibi sanayi kuruluşlarına gözümüz gibi bakmamız şart.
Bu tesislerimizle ilgili olacağız. İşbirliği halinde bulunacağız.
Sonrasında tesisler büyüdükçe hepimizin büyüdüğünü keyifle izleyeceğiz.
YORUMLAR