“Ne
olacak bu dünyanın hali?”
“Daha
yaşanabilir bir dünya için ben ne yapabilirim?”
Eminim,
bu soru cümlelerini çoğumuz çoğu kez kullanıyoruz.
Dünyada
bunlar ve bunlara benzer cümleleri kuranlar bir festival şemsiyesi altında bir
araya geliyor. Birlikte oluşturulacak
geleceği konuşuyorlar.
Dünyanın
farklı noktalarından sürdürülebilir yaşama dair öyküler filmleştiriliyor. Bu
filmler gönüllüler tarafından izleniyor. Yeni bir yaşam kültürünün oluşmasına
katkı sağlanıyor.
‘Sürdürülebilir
Yaşam Film Festivali’nin 10 yıldır Türkiye’de gerçekleştiriliyor olduğunu
öğrendim. Bu yıl 22 - 26 Kasım 2017 tarihleri arasında Türkiye’nin 10 kentinde
eşzamanlı olarak gerçekleştirilen festivalin Mersin bölümüne konuşmacı olarak
davet edildim.
Değerli
arkadaşım, bir sivil toplum gönüllüsü Hanife Körünoğlu, Çukurova’da işletmek
istediğimiz girişimcilik ekosistemini ve bugüne kadarki yaptıklarımızı festival
kapsamında gerçekleştirilen bir oturumda anlatmamı istedi.
Geçen
pazar günü film gösterimlerine ev sahipliği yapan Mersin Serbest Muhasebeciler
ve Mali Müşavirler Odası’ndaydım.
Daha
yaşanılabilir bir dünya için gönüllü olan birçok insanla tanışma imkânı buldum.
Konuşmamda görev aldığım ‘Girişimcilik Ekosistemi Derneği’ni, hedeflerimizi ve
neler yaptığımızı anlattım.
Her
konuşmacı öncesinde bir film gösterilen festivalde benim konuşmamın öncesindeki
kısa filmin adı ‘Yeni Simyacılar’dı. Filmi katılımcılarla birlikte izledim.
Film bir Hint geleneği olan Jugaad’ı, yani ekonomik inovasyonu inceliyor ve
‘yıkma’ kelimesiyle birlikte yeniden yorumlamaya çalışıyor. Hindistan’ın
katılımcı ruhunu tanıtıyor.
Festival
sürecinde birçok gönüllü ile tanışma fırsatı bulunabiliyor. Ancak fırsat
bulamayanlar için bu yılın gösterilen filmlerini mutlaka izlemenizi öneriyorum.
Festivalle ilgili ayrıntılı bilgiler ‘http://www.surdurulebiliryasamfilmfestivali.org/’ internet adresinden temin edilebilir.
KIZIM ÇİZDİ BEN YAZDIM
CNR
Mersin Kitap Fuarı’na uğradım. Ziyaretçisi yoğun bir fuar… Özellikle genç ve
çocukları fuarda yoğun olarak görmekten mutlu oldum. Değerli arkadaşım ve yeni
yazarımız Çiğdem Sezer’in de kitaplarını imzaladığı standa gittim. Çiğdem Sezer,
Cinius Yayınları’ndan çıkan ‘Kızım Çizdi Ben Yazdım’ adlı kitabını kızı Yaren’e
imzalattım.
Eve
döner dönmez de kitabı okudum. Çiğdem’in anne olmaya karar verme sürecinden
anne oluşuna uzanan süreci anlatan kitabı harika. Engelleri aşma, sabır,
özveri, dayanışma gibi evreleri anlatan kitabında ‘Mühendis Anne’ olmasının
izlerini de bulabiliyorsunuz.
Kitaba
en kısa yoldan ulaşmanın yolu sanırım internetten satın almak. Anne
adaylarının, eşlerin, çocukların, kısacası herkesin okumasını öneriyorum. |
YORUMLAR