Tutturamadığımız tek hedef
MEHMET ULUĞTÜRKAN

MEHMET ULUĞTÜRKAN

[email protected]

Tutturamadığımız tek hedef

21 Mayıs 2017 - 14:17 - Güncelleme: 21 Mayıs 2017 - 14:30

Kusura bakmayın, bugün kendimizi, yani Refleks’i yazacağım. Çünkü hak ettiğimizi düşünüyorum. Dile kolay, 9 yıl geçmiş ilk sayımızın üzerinden. Yani yazılmayı hak etmişiz. 

Bu haftayla birlikte 381 kez çıkmışız okurumuzun karşısına.

İlk sayıda arkadaşlarım, “Ağabey, sayfalar hazır. Bir tek senin yazıyı bekliyoruz” demişler. Ben de Refleks’e ilk yazımda, “Ne sebeple çıkıyoruz?” sorusunun yanıtını verecek bir yazı kaleme almışım. 

Az önce, Haber Müdürümüz Başar Şeker de, “Özel sayımız hazır, bir tek senin yazın kaldı” deyince dejavu yaşadım. 

Hemen arşivden ilk yazımı buldum. Refleks’in çıkış hedefi olarak özetle şunları yazmışım:


  • Adana, Mersin, Hatay, Osmaniye ve Kahramanmaraş’ın oluşturduğu Doğu Akdeniz Bölgesi’nin potansiyeline inanıyoruz. Bu bölgenin ekonomisine dair haberlerin, röportajların, fotoğrafların, araştırma dosyalarının yer alacağı bir gazete yapacağız. 

(Geçen 9 yılda bu hedefimizi tutturmuşuz.) 


  • İş dünyasının işine yarayacak bir gazete yapacağız. Okunan her haber ya bilgi verecek ya merak giderecek, sorunların çözümüne katkı sağlayacak öneriler içerecek.

(Bu hedef de tutmuş.) 


  • Fotoğrafından tasarımına kadar gazetemizin yaygın gazetelerden farkı olmayacak. Bu çerçevede en güzel gazeteyi üreteceğiz.

(Okuyucularımızın ilgisi, etkimiz ve aldığımız ödüller bu hedefimizi de tutturduğumuzun kanıtı olmuş.)


  • Sadece yayıncılık değil, farklı etkinliklerimizle bölge ekonomisinin gelişmesine katkı sağlayacağız.

(‘İş’e Yarayan Toplantılar’ ve bölge iş dünyasının motivasyonuna katkı sağlayan Lokomotif Ödül Törenlerimizle bu hedefin gerçekleşmesinde de önemli mesafe almışız.) 


  • Çamur atmayacağız, şantaj yapmayacağız, daha çok pozitif haberler üreteceğiz.

(Bu hedefimizde de bir sıkıntı yok.) 


Lakin bir hedefimiz var ki tutturamamışız. 

İlk yazımda şöyle yazmışım: 

Biraz da para kazanma arzusuyla kurduk bu gazeteyi. Domatesini satmak için bağıran pazarcıdan, yatırım yapan sanayiciden, dünya pazarından pay almak isteyen ihracatçıdan farkımız yok. Bu işten para kazanmak istiyoruz.

Büyük laf etmişim. Mahcubum. Çünkü Refleks’i yayınlayarak para kazanamadık.

Nerede yanlış yaptığımızı hâlâ çözemedim. 

Refleks, Türkiye’de etik ve etkin yayıncılıkla para kazanılamayacağının örneğidir. 

Ancak pişmanlığımız yok. 

Belki para değil ama binlerce okur kazandık. Birçok iş insanının gönlüne girdik. 

Bugün Refleks, Türkiye’nin ilk ve hâlâ tek bölgesel ekonomi gazetesi… ‘www.refleksgazetesi.com’ internet sitesiyle yüz binlerce kişiye ulaşan bir yayınız.

9 yıllık süreçte emeği olan muhabirinden sayfa çizerine, abone sorumlusundan yazarlarına herkese çok teşekkür ediyorum. 

Refleks’e abone olan, reklamları için gazetemizi tercih eden, etkinliklerimize sponsor olan değerli dostlarımıza da minnettarım. 

Hayatımızda tutmayan hedefler maddi kazanç olsun, önemli değil. 

Ancak hâlâ takıldığım bir taraf var. Çok değerli ağabeyim Süleyman Onatça, sık sık der ki: “Sen işini severek ve düzgün yap. Para peşinden gelir.

9 yıldır Onatça’nın sözünü tutuyoruz, tutacağız. İşimizi seviyoruz ve düzgün yapmaya özen gösteriyoruz. 

Bir ekonomi gazetesinin yöneticileri olarak, severek ve düzgün yaptığımız işin peşinden paranın geleceği günleri bekliyoruz. |

Bu yazı 2994 defa okunmuştur .

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..

Son Yazılar